1984 yılında özel yasa çıktığında ilk kurulan özel çay fabrikalarından dördüncüsü olan Orçay bugün gelenekten aldığı tecrübeyi teknolojiyi de kullanarak Türkiye'nin kaliteli çayları arasında yerini aldı. Orçay Genel Müdürü Mehmet Erdoğan, baba mesleği olan çayçılığı kardeşi ile birlikte işin içine girdikten sonra uzun bir araştırma içerisine girdi. Erdoğan ilk önce şu soruyu kendisine sorduğunu belirterek şöyle konuştu: "Neden bize yurtdışından çay geliyor. Kaçak yollarla ülkemize çay geliyor. Birçok yabancı firmanın çayları ülkemizde rahatça satılıyor. Neden kendi çayımız rağbet görmüyor diye sorular sorduk. Ve hemen dünyayı dolaşmaya başladık. Birçok ülkeyi gezdik." Sri Lanka, Tayland, Hindistan gibi ülkelerdeki çayın nasıl toplanıp işlendiğini gördükten sonra esas olanın çok üretmek değil kaliteli üretmek olduğunu tekrarlayan Erdoğan, bu ülkelerde en dikkat çekici olanın insana yatırım olduğunu gördüklerini, bu noktanın da kendilerinin kaliteyi yakalamada etkili olduğunu belirterek çayda nasıl kaliteyi yakaladıklarını şöyle anlatıyor: "Çay üreticisi firmalar devlet desteklerinden faydalanıyorlar, en önemlisi ise çok üretmekten ziyade kaliteli üretiyorlardı. İşte bizde bu yok. Her üretilen çayı fabrikalar alıyor. Çayda kaliteyi yakalamak için üretimden işe başlamak gerekiyor. Biz de bunu başardık."
GELENEKLE GELECEĞİ BİRLEŞTİRDİK
1991 yılına kadar geleneksel üretim tarzlarına devam ettiklerini ifade eden Erdoğan, "Ama kendi ürünlerimizi kendimiz de beğenmiyorduk. Sonunda kaliteli çay yetiştirilmesine önem verdik. Kalitenin tarladan başladığına inandığımız için önce burayı hallettik. Şu anda ürünlerimiz tarladan demliğe giden yolda el değmeden üretim yapılıyor. Tüm aşamalar özel üretim bantlarıyla hallediliyor" dedi.
Erdoğan, geleneksel üretim tarzıyla geleceği birleştirerek Orçay markasını oluşturduklarını kaydederek şu anda 29 ilde bayilikler vasıtasıyla tüm Türkiye'de satıldığına, hatta ihraç bile yapıldığına işaret etti. Orçay ayrıca privitelabel olarak bazı firmalara fason olarak da çay üretiyor. Bunun markalarına zarar vermediğini söyleyen Erdoğan, bazı yatırımlarımıza devam etmek markayı büyütmek için şimdilik gerekli olduğuna inandıkları yorumunu yaptı.
3 BİN TONLUK el değmeden üretim
Üretim kapasitesinin 3 bin ton kuru çay olarak açıklayan Erdoğan, "Farklı üretiyoruz. Bizim başarımız farklılığımızda. Sadece tarladan toplanırken belki el değiyor ama nihai satışa kadar el değmeden hazırlanıyor" dedi. Kendi üretimleri yetmeyince civardaki birkaç fabrikayı da kendilerine bağlayan Orçay, üretimde kaliteyi denetleyerek en ufak bir kalite düşüklüğüne yer vermiyor. Erdoğan, konu ile ilgili olarak şu açıklamayı yaptı: "Bizim şartlarımızda, bizim üretim kalitemizde olmak şartıyla civardaki fabrikalardan istifade ediyoruz. Şu anda 6 bin tonun üzerinde kapasitemiz var. Aile şirketiyiz ama üretimle pazarlamayı ayırdık. O iki noktaya profesyonel iki insan yerleştirdik onların üzerinde aile yönetimimiz var. "
ERDOĞAN'DAN TAVSİYELER
Genç arkadaşlarımız lütfen yönetimde yer alsınlar. Yani dünya değişiyor dünyaya ayak uydurmak lazım.
Eski yönetim tarzıyla gelecek yakalanmaz. Hergün yeni gelişmeler oluyor. Teknolojiyi mutlaka takip edelim.
Şu anda haber dahi izlemeden fabrika yöneten işadamları var, bunlar gelecekte nasıl rekabet edecekler ya kapanacaklar ya küçülecekler ya da yeni kuşağa devredecekler.
Kaynak Yeni Şafak
http://www.yenisafak.com/politika/cayda-gelenekle-teknoloji-birlestirildi-3102
